8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’müz kutlu olsun.
Dünya değişir; kadınlar için de hayatta bir şeylerin kesin olarak değiştiğini söylemek mümkün müdür? Kadınlar, hayat döngüleri içinde manen tüm doğallıklarından feragat etmek zorunda bırakılmışlardır. Kendilerine adeta bir hediye olan dişilikleri, kendi esaretlerine dönüştürülmüştür. Anne, eş, işçi, kardeş, kız, abla olarak hayatın tam da içindeki kadın; takdir görmeyen, hatta yetersiz görülen, toplumun içinde sadece erkekler tarafından değil, kadınlar tarafından da ötelenebilen, bir kısır döngünün içinde mücadele eder.
İş hayatında hep var olmuş kadın emeği, dünden bugüne hak ettiğini alabilmiş midir? 1857’de ABD New York’ta o dokuma fabrikasında kilitli kalarak yanan, 129 kahraman emekçi kadının ardından; bugün eşit işe, eşit ücret alıyoruz diyebiliyor muyuz? Belki bazı ülkeler için evet, fakat ülkemizde daha yol kat edilmesine ihtiyaç olduğu doğrudur.
Güzel yürekli kadınlarımıza, dünya deneyimlerini ve bilgiyi, güneş ışığını iliklerine çeker gibi özümseme şansı verilmemekle kalmıyor; salt cinsel kimlikleriyle yaşamaya zorlanıyorlar. “Sen kadınsın”, “kadın başına yapamazsın”, “kadın halinle” ve daha birçok cinsiyetçi söylemle baskılanan kadın yıldırılıyor, kapalı bir dünyanın içine hapsediliyor. Bu durumun toplum açısından sonuçları ise köreltilmiş ve yozlaştırılmış bir geleceğe mahkûm edilmiş yeni nesillerin oluşmasına yol açmasıdır. Kendilerinden gelen nesilleri, tam donanımlı anneler olarak büyütmelerine olanak verilmeyen kadınlarımız; kısıtlı alanlarından, cılız seslerle ve büyük çığlıklı gözleriyle “Kadınlar Günü”nü kutluyorlar.
“8 Mart Dünya Kadınlar Günü” bu yüzden var ve kutlanmalıdır… Kadına şiddete hayır demek için, kadınların eşitlik haklarının savunulması için, kadınların hayatın her alanında özgürce yer alabilmesi için, kadın cinayetlerinin bitmesi için ve cinsiyet ayrımcılığının bitmesi için kutlanmalıdır.
Kadınlar üreterek, düşünerek, sanatçı olarak, iş kadını olarak, paylaşarak, yazarak ve konuşarak hayata katılmakta ve en verimli çağlarına ulaşmaktadırlar. Kadın geliştikçe, gelecek şekillenir ve nesiller aydınlanır.
Semra Erkal