Ampute Futbol Milli Takım oyuncuları Ömer Güleryüz ile Fatih Şentürk, dünya kupasına uzanan süreci ve yeni çalışmalarını AA muhabirine değerlendirdi.
Dünya Kupası için farklı illerde 12’şer günlük 8 kamp yaptıklarını belirten Ömer, “Hocamız bizi gerçekten hem kafa olarak hem fiziksel olarak çok iyi hazırladı, çok iyi motive etti. Turnuvaya tam hazır bir şekilde girdik. Bunun da meyvelerini turnuvada aldığımızı düşünüyorum. Farklı sonuçlarla galip gelerek kupaya uzandık.” dedi.
Dünya kupasını kazanacaklarına inanadığını ifade eden başarılı forvet, “İnanmadan yola çıkılmaz, bu inançla yola çıktık, çok fedakarlıklar yaparak uzandık kupaya. Ancak grubun son maçında Haiti maçında 1-1 berabere kalmıştık, gruptan ikinci olarak çıkmıştık. O gün dedim ki ‘bu iş olacak herhalde, bu 1-1 aslında kötü bir sonuç gibi gözükse de iyi gelecek ve biz bu kupayı bu beraberliğin ardından alacağız’ dedim, öyle de oldu.” diye konuştu.
“Zaten tek eksiğimiz olan kupaydı, gerçekten insan çok duygulanıyor” diyen Ömer Güleryüz, şu ifadeleri kullandı:
“Göz yaşlarına da hakim olamıyor. Kupanın yanında tabii ben gol krallığıyla en değerli oyuncu ödülünü kazandım, bu da beni ayrıca çok mutlu etti. Duygulanmamak elde değil çünkü bunun için senelerdir çalışıyoruz. Ben 2014’ten beri milli takımdayım. 3. kez dünya kupasına katılıyordum, dünya kupasında üçüncülük yaşadık, ikincilik yaşadık. Meksika’da ikinci olduktan sonra ne kadar üzüldüğümüz aklımıza geldikçe bu şekilde motive olduk. Kupayı aldıktan sonra da çok duygulandık.”
Gelecekte milli takımla hangi kupaları hedeflediğine dair de Ömer Güleryüz, “İki Avrupa şampiyonluğu, bir dünya kupamız var, bunun da devamı gelir diye düşünüyorum.” dedi.
Kulüpler bazında yeni sezon çalışmalarına da başladıklarını, Ankara Şahinbey Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü’nde oynadığını hatırlatan Ömer, “27 Kasım’da ligimiz başlıyor. O nedenle takımlar da çalışmalara başladı.” diye konuştu.
– Fatih Şentürk: “Zirveye çıkmak zor, zirvede kalmak apayrı zor”
Ampute Futbol Milli Takımı’nda sol kanat oynayan Fatih Şentürk de “2010 yılından beri milli takımda oynuyorum, o tarihten itibaren bütün şampiyonalarda, turnuvalarda yer aldım. Bu sene de zirvenin, dünya kupasının sahibi olduk, çok şükür.” dedi.
Dünya kupası için 222 günlük bir planlama uyguladıklarını belirten Fatih, “8 kamp yapıldı, fiziksel organizasyonu ayrı, taktik organizasyonu ayrı, yüklenmeler, Erzurum kampları, yüksek irtifa antrenmanları inanın çok zorlu süreçlerden geçtik. İngiltere’ye hazırlık maçlarına gittik. Günde çift antrenman yaparak bu serüveni bitirdik. Katılan ülke takımları da şampiyona tarihinden 13-15 gün öncesinden geldiler, onlar da turnuvayı gayet ciddiye alıyorlar. Biz de çok ciddiye alıp çok fazla çalıştık, sonuçta da kupayı aldık ama kolay olmadı.” diye konuştu.
Grup maçlarında her ne kadar Haiti ile 1-1 berabere kalsalar da o maçta çok mükemmel oynadıklarını, bunu görünce de kupayı kazanacaklarına olan inançlarının arttığını kaydeden Fatih, “Çünkü çok mükemmel bir maç oynadık. 29 tane gol pozisyonuna girdik. Maçın temposu çok güzeldi. Haiti en güçlü rakiplerden biriydi. Kendimizi orada görme fırsatımız oldu, çok büyük baskılı bir oyun oynadık. Oyunun hakimiyeti tamamen bizim tarafımızdaydı. O maçtan sonra yolun sonunu tahmin edebilir durama geldik.” ifadelerini kullandı.
Ampute Futbol Milli Takımı’nın dünya kupası sahibi olmasıyla rakipleri tarafından gelecek organizasyonlarda hep favori gösterilmesi ve çıtanın zirveye çıktığının hatırlatılması üzerine de milli oyuncu, “İlk önce jenerasyonumuzun altına yeni gelecek kaliteli çocuklar yetiştirmemiz lazım ki omurga güçlü olmalı. Ancak dünya kupası 4 yılda bir olduğu için bir jenerasyon kayması oluyor, bu sene öyle bir durum yaşandı. Zirveye çıkmak zor, zirvede kalmak apayrı zor. İnsanlarımızın bizden beklentileri de çok farklı, artık zirvede çok çalışarak kalacağız. Jenerasyonumuzu bozmayacağız, üstüne koyarak devam edeceğiz. 2 yıl sonra bir Avrupa şampiyonamız var, 4 yıl sonra dünya kupamız var. En büyük favori yine biziz ama gerçekten çalışmamız lazım, çünkü dünya kupası çok farklı bir arena.” diyerek sözlerini tamamladı.