Denizli Kent Müzesi: Bir Şehrin Belleği

Bayram tatilinin uzamasını fırsat bilerek, oğlum Ayber Deniz ile birlikte bir günümüzü Denizli’nin kalbinde yer alan bu özel müzeyi gezmeye ayırdık.

O gün bizim için hem keyifli hem de öğretici bir yolculuk oldu.

 

Bir yandan geçmişimize tanıklık ettik, bir yandan geleceğe dair umutlarımız tazelendi.

Elbette bolca fotoğraf çektik, amatörce de olsa videolar kaydettik. Şimdi o güzel günü ve gözlemlerimi sizlerle de paylaşmak isterim.

 

Bir zamanlar Denizli’de yaşayan herkesin ortak şikayetiydi: “Neden kentimizin bir şehir müzesi yok?” denirdi hep. Oysa Denizli gibi köklü bir tarihe, zengin kültüre ve üretken bir toplumsal hayata sahip bir şehir için bir kent müzesi adeta bir ihtiyaçtı.

Neyse ki bu eksiklik nihayet giderildi ve 2021 yılında imzalanan bir protokol ile Denizli Kent Müzesi’nin restorasyon ve teşhir çalışmaları başladı.

 

Bugün artık Denizli Kent Müzesi sadece bir bina değil; geçmişle gelecek arasında kurulan köklü bir köprüdür.

 

Tarih İçinde Yolculuk

Müze binası da kendi içinde ayrı bir tarih barındırıyor.

1940’lı yıllarda Endüstri Meslek Lisesi’nin atölye binaları olarak inşa edilen yapılar, Erken Cumhuriyet Dönemi mimarisinin de güzel bir örneğini oluşturuyor.

 

Restorasyonu özenle yapılan müzede, 9 ayrı sergileme salonu bulunuyor.

Bu salonlar, Denizli’nin binlerce yıllık tarihini, kültürel mirasını, gündelik hayatını ve üretim geleneklerini ziyaretçilerine sunuyor.

 

Kentimizin dokuma sanayisinden arkeolojisine, tarımdan gastronomisine, ulaşımından ahiliğe, ünlü şahsiyetlerinden Kaleiçi ve kervansaraylar tarihine kadar pek çok konu başlığı burada hayat bulmuş durumda. Müzeyi gezerken adeta bir ansiklopedinin sayfalarını 3 boyutlu olarak aralıyorsunuz.

 

Denizli’yi Tanımak, Kendini Tanımaktır.

 

Unutmayalım ki bir kenti tanımak, sadece taşını toprağını değil; insanını, emeğini, kültürünü ve geçmişini tanımaktır. İşte Denizli Kent Müzesi bu anlamda eşsiz bir kaynak olmuş.

 

Burası öğrenciler için bir okul, araştırmacılar için bir laboratuvar, ziyaretçiler içinse geçmişten bugüne uzanan büyülü bir yolculuk sunuyor.

Her yaştan insanın kendinden bir şeyler bulabileceği, ailesinden, çocukluğundan izler görebileceği bir bellek mekânı burası.

 

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Denizli Büyükşehir Belediyesi, Denizli Valiliği ve Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü işbirliğiyle ortaya çıkan bu eser, gerçekten Denizli’ye yakışır bir müze olmuş.

 

Hazırladığımız videoda bu güzellikleri elimizden geldiğince anlatmaya çalıştık. İzlemek isterseniz linkini buraya bırakıyorum:

 

Sözün Özü

Denizli Kent Müzesi; Denizli’nin sadece bir sanayi ve ticaret kenti olmadığını, aynı zamanda köklü bir tarih ve kültür şehri olduğunu en güzel şekilde gösteriyor.

 

Başta değerli öğretmenlerimiz olmak üzere, tüm öğrencilerin, Denizli’yi tanımak isteyen herkesin bu müzeyi mutlaka gezmesini öneriyorum.

 

Ve her zaman söylediğim gibi sözlerimi şöyle bitiriyorum:

“Denizli, muhteşem bir tarihe sahiptir.”