HOP DEDİK!
B.O.P’ UNUZU TOPLAYIP, HOPLAYIP GİDİN!
“Aydın karanlığı gören değil, karanlıkta yürüyendir. “
Türk halkını saf sanan kurnaz siyasetçiler için, kısa bir yazı ve şiir paylaşalım da, şu puslu havalarda safımız belli olsun.
Hanımlar! Beyler!
Alaca karanlıkta iş tutmayın!
Kafanızda geçen federatif anayasa değişikliğini Fransa ve İspanya yapsın da bir görelim. Yapmazlar. Asla yapmazlar.
Üstelik Fransa ve İspanya’nın yaşadığı coğrafya, Türkiye’ye oranla doğru dürüst tehlike ve risk içermediği halde…
Parçadan tüme gidilerek bütün olunur. Bütünden parçaya gitmek; parça parça olup parçalanmaktır.
ABD, İngiltere ve Almanya parçaları bir araya getirerek bütünleşmişken, biz bütünden parçaya gideceğiz öyle mi?
Haydin ordan!
Bizim safımız belli. Bizim safımız ucu nereye gideceği belli olmayan eşit yurttaşık değildir. Bizim safımız yurttaşların eşitliğine dayanan; laik, demokratik sosyal hukuk devletidir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti; ülkesi ve ulusuyla bölünmez bir bütündür.
Kendisini devlet sananlara duyurulur.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, evrensel lider, Ulu Önder Atatürk ne güzel demiş:
“Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir.”
TÜRKİYELİ DEĞİL TÜRKÜM!
Türkçe düşünürüm, Türküm hey Türküm!
Güneyde kuzeyde, çakınlar çaktım
Kimlik ana özüm, coğrafya kürküm
Doğudan batıya, dört nala aktım
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Pazırık dibinde, halım dokulu
Anav, Abakan’ım, kültür okulu
Orhun anıtlarım, Bilge kokulu
Dikili taşlara, betik bıraktım
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Köklerim dayanır, Saka’dan Hun’a
Tomris’ten Mete’ye, kutlu Orkun’a
Başbuğ Attilla’mın, çimeği Tuna
Ana karalarda, şahlanıp sektim
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Balasagun ovam, tarım ağları
Arkımla sulandı, Turfan bağları
Buzuldan bu yana, gördüm çağları
Tanrı dağlarında, ateşler yaktım
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Kopuz, ıklığ, tanbur, bağlama telim
Baksılar, Ozanlar, türküler selim
Kağanlar otağı, Ötüken elim
Kurultaylar kurup, kımızlar çektim
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm
Dedem Korkut öyküm, Kaşgalı’m dilim
Yunus Emre’m ışık, Biruni’m bilim
Sermişim dünyaya, bin düşlü kilim
Hazarfen olup da, göklere çıktım
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Pir Sultan Abdal’ım, ulu nefesim
Karac’oğlan türküm, Kul Himmet sesim
Hünkar Bektaş Veli’m, ne yüce resim
Hocam Nasretin’le, mizahlar ektim
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm
Arapça, Acemce, yollar araman
Çöllerde onamam, soluğum orman
Mehmet Bey Türkçe’mle, buyurdu ferman
Ulus bayrağıma, ay yıldız diktim
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Benim Oğuz, Hazar, Kıpçak, Karaylar
Ceyhun, Seyhun, İtil, karlı Altaylar
Toroslarda Yörük, topak saraylar
Atı tımar edip, sürüler baktım
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Olmuşum Tengrici, Alevi, Şaman
Musevi, Hristiyan, Budist, Müslüman
İnançlar özelim, biline aman
Bağnaz bakışlardan, inanın bıktım
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Ala, konur, kara, gök mavi gözüm
İmece, eşitlik, bölüşüm özüm
Ne mutlu ki Türküm, kime yük sözüm?
Ayrık otlarını, dibinden söktüm
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Beş bin yıldır Türktür, dört yanda adım
Bağımsızlık doğam, özgür kanadım
Zorlama adlarla, bozulur tadım
İçim pek daraldı, yumruğu sıktım
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Türkiye’mi dişle, düşle kim kurdu?
Samsun’un güneşi, Afyon’un kurdu
Ulusal bilinçle, bezedi yurdu
Yedi düveli dün, daha dün yıktım
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Cansızoğlu’yum hey, Serikli ozan
Ünüm Dadaloğlu, bir ucum Kozan
Önder’im Atatürk, kan damgam Lozan
Kuvvacılar ölmez, kalpağı taktım
Türkiyeli değil, Türküm hey Türküm!
Şiir: Himmet Cansız