LÜBECK’TE ÇEVRE – İKLİM FELAKETLERİNİ DURDURMA VE IRKÇILIĞA KARŞI MİTİNG
Dünyada her geçen gün artan çevre – iklim felaketi, duyarlı çevreleri de her geçen gün kaygılandırmaktadır.
Bugün, hatta şu saatlerde Lübeck kent meydanında devam eden, her geçen gün artmakta olan iklim değişikliğinin dünyamıza getirdiği yıkımları, yerinden yurdundan koparıp dünyamızın Kuzey Yarım Küresinin Kuzey Ülkelerine ulaşmak için yollara düşen, her gün Akdeniz’de boğulup ölen insanlara dikkatleri çekmek için düzenlenen mitingi, Lübeckli değişik siyasi partiler ve sendikalar dışında, değişik sivil toplum örgütleri arasında TÜRGEM derneği de desteklemekte olup, bazı üye arkadaşlarım da miting alanına katıldılar.
Küresel çevre felaketi başladı!
Uzun yıllardır tanıdığım ırkçılık ve iklim felaketlerine karşı olup, daha fazla demokrasi için mücadele veren yaşı ilerlemiş bir Alman dostum, meydanda elinde gezdirdiği,
“Die Globale Umwelt-Katastrophe hat begonnen / Küresel Çevre Felaketi Başladı” başlıklı kitaba gözlerim takıldı.
Arkadaşım kitabı elinde gezdiriyor, bakıp – gören olup da ilgi duyan olursa, bir adet satın alıyor.
Arkadaşım, “alır mısın?” Demeden, ilgi duyana ve sorana satıyor kitabı.
İlgi ile okuyacağıma inandığım kitaptan ben de bir adet satın aldım.
Mitinge katılanlar 45 dakika sürecek ve yine aynı noktada sonlanacak bir yürüyüşe geçtiklerinde, ben de yazımı tamamlamak için, meydanda kemeraltındaki kafeye oturdum ve satın aldığım, bir önceki kitabın devamı olduğu anlaşılan ve 239’uncu sayfadan başlayan kitabın 361’İnci ve sonraki sayfalarda devam eden 5-9 Eylül 2017 günleri New York’da düzenlenen “Okyanusları Koruma Konferansı” ile 27.6.-01.7.2022 günlerinde Lizbon’da düzenlenen “Okyanus, Deniz ve Kıyıları Koruma Konferansı” ile ilgili bölümleri okuduğumda, buzulların erimekte olup, okyanus ve denizlerde her geçen yıl suların yükselişinin ve havaların daha fazla ısınmalarının getireceği felaketlerin ne kadar ürkütücü olduğuna bir defa daha tanık oldum.
Gelişmiş zengin kapitalist – emperyalist ülkeler ülkemiz Türkiye’ye çöplerini satıp, Ortadoğu ve Afrika’da çıkardığı savaşlarla ülkemizi de mülteci deposuna çevirdiklerini, üzülerek buralardan gözlemliyoruz.
Savaşların, iklim felaketlerinin ve ırkçılığın sebep olduğuna inandığım felaketlere karşı her duyarlı insan gibi, yaşadığım çevrede bu tür etkinliklere kartılıyor ve destekliyorum.
Dünyadaki savaşların ve iklim felaketlerin devam etmesinden, Türkiye fazlası ile etkilenmektedir.
Bu felaketlere karşı direnen ve ayağa kalkanların arasına biz de katılmaz isek, tüm bu olumsuzluklardan payımıza düşeni, belki de fazlasını almak durumunda kalacağız.
Şunu da iyi bilmek gerekir ki; ne gidebileceğimiz başka bir Türkiye var ne de gideceğimiz başka bir dünyamız var.
3 bin kişinin katıldığı tahmin edilen miting alanında orta öğrenim yaşlarında olan gençler 9 Haziran günü yapılacak AB (Avrupa Parlamentosu) seçimlerinde AfD (Almanya için Akternatif) adlı ırkçı partiye oy verilmemesi için, bildiriler dağıtıyorlar.
Almanya’da bazı Doğu eyaletlerinde birinci parti durumuna gelebilen ırkçı AfD partisi, Almanya’da demokrasi için bir tehlike oluşturmakta olduğuna inanmaktayız.
Çevreye duyarlı ve çevreyi koruma çabasında olmak, ırkçılığa karşı mücadele etmek kutsal bir görevdir.
Bu sorumluluk duygu ve davranış içinde olanlara içten saygı ve selâmlarımı iletiyorum.
